NE OLUR SÖYLE

Ben mi yorgunum, yoksa sen mi durgun,
Öyle bakma gözlerime, dağılıyorum.
Buz gibi ellerin, yüzün solgun,
Ne olur söyle artık, korkuyorum.

Neler geçiyor aklımdan bir bilsen,
Deli der, uzaklaşırsın benden!
Geçen her dakika bir gün gibi sanki,
Ne olur söyle artık, bittim beklemekten.

Dudakların mühürlü sanki açılmıyor,
Dilin lal olmuş söylemiyor,
Bu halin beni benden ediyor,
Ne olur söyle artık, yüreğim dayanmıyor.

Kan kusup, kızılcık şerbeti içerim,
Söylediklerini sineye çekerim,
Bir rüyaydı der, kalbime gömerim,
Ne olur söyle artık, ben de bileyim.

Ecir Uğur Küçüksille

MERDİVEN

Koca dünyaya kurulmuş bir merdiven,
Herkes o merdivene çıkmak derdinde!
Bırak çıkmayı, tırabzanından tutmak mesele,
Ne hikayeler yaşanıyor  o merdivende.

Kardeş kardeşi kırıyor!
Dost sırtından bıçaklıyor!
Nasıl ayaklar kaydırılıyor!
Bir basamak çıkmak için o merdivende.

Her çıkan merdiveni yukarı çekiyor,
Alttan gelenler birbirini yiyor.
Ödenen bedeller yükseliyor,
Sonu şaibeli merdiven için şu alemde.

Ecir Uğur Küçüksille

HAYIR BEKLE

Mevla işi ehline verin der,
Haksızlık etmeyin, kul hakkına girer der.
Kulları dilde söyler,
Uygulamada inkar eder!

Herkes bir isim koymuş kayırmaya,
Kimi diyor bizden!
Kimi diyor alnı kalkmaz secdeden!
Kimi de der emir büyük yerden!

Sonra, hayır bekle yapılan işten!
İlerlemesini bekle ülkeden!
Bıkmadık usanmadık,
Olmayacak duaya amin demekten.

Ecir Uğur Küçüksille