Aşk sanmıştım aramızdaki her şeyi,
Kalbine kazıdı demiştim sevgimi.
Oysa yaşananları suya yazmışsın,
İlk dalgada yok olup gitti.

Sahi! Hiç mi sevmedin beni?
Hiç mi titremedi kalbin tutunca ellerimi?
Ben boş hülyalara kapılmışım,
Hoyrat gidişin perişan etti beni.

Ecir Uğur Küçüksille

Verilen sözlerden sıkıldım,
Bıraktım yardım beklemeyi.
İstemem tutmayın elimden,
Bilirim kalkmasını, düştüğüm gibi.

Ecir Uğur Küçüksille

Garibim, yok elimden tutanım,
Derdim olsa, kime nasıl anlatayım?
Karşılık beklemeden dinleyen bile yok!
Nereden, kimden medet umayım.

Umut işte! Bazen tutamıyorum dilimi,
Söylüyorum derdimi, içimden geçenleri.
Sonra kulak kesilip bekliyorum,
Sana yardım ederim sesini.

Derler ya, umut garibin ekmeği,
İşte tam da bu benimkisi!
Hayaller içinde yaşıyorum,
Bir gün olur diye belki.

Ecir Uğur Küçüksille

Kaç kere kapattın kapıyı yüzüme,
Onurumu hiçe sayıp yine geldim.
Sevmediğini gözlerime bakarak söyle,
Hiç durmam, hemen çeker giderim.

Cesaretin yok karşıma çıkmaya,
Bitti diyorsun, sözün yok başka.
Söyle, eğer başka biri varsa,
Çeker giderim, taş basarım bağrıma.

Cevapsız sorularla,
Onulmaz yaralarla,
Gözlerimde yaşlarla,
Çeker giderim çok uzaklara.

Ecir Uğur Küçüksille

Eğer bir gün seviyorum diyeceksen,
Biçare bekletme, şimdi söyle sevgili.
İnsanım sonunda, ne kadar ömrüm bilmem,
Gözüm görürken, bir kez olsun duyayım sevgili.

Sanma bekleyerek artıyor sevgim,
Eriyorum günbegün, daralıyor kalbim.
Muhtacım bir sözüne, budur tek emelim,
Muzdaribim anla! Anla artık sevgili.

Ecir Uğur Küçüksille

Nasıl geçti sensiz bu otuzbir sene ?
Eller güldü ben için için ağladım.
Yokluğun beni mahkum etti dertlere,
Bugün senin öldüğün yaştayım.

Hep bir yanım eksik yaşadım,
Olmadı zor günümde elimden tutanım.
Herkes sen varken sorarmış anladım,
Bugün senin öldüğün yaştayım.

Yalan derdin yalan herkes,
Vermeye gör şu dünyada son nefes.
Verince sağa sola kaçıştı herkes,
Bugün senin öldüğün yaştayım.

Ne arkadaşların sordu,
Ne de en yakınların.
Bir bilsen neler neler yaşadım.
Bugün senin öldüğün yaştayım.

Evlendim senin yokluğunda,
Torunun oldu adı Mustafa,
Hepsinde buruktum, bir yanım yasta,
Bugün senin öldüğün yaştayım.

Geldim ben de 42 yaşına,
Bilmem, ne kadar ömrüm var daha!
Er ya da geç geleceğim yanına,
Bugün senin öldüğün yaştayım.

Ecir Uğur Küçüksille

Ne kadar da hoyrat yaşıyoruz hayatı,
Sanki sonsuz ömrümüz var gibi.
Okunan selalar da olmasa,
Hiç hatırlamayacağız ölümün bir gün geleceğini.

Ecir Uğur Küçüksille

Ne ben senin istediğin gibi biri olabilirim,
Ne de sen benim istediğim gibi biri.
Yaptıklarımı eleştirip kızıyorsun ama,
Sanma her yaptığın memnun ediyor beni.

Bir ağacın gövdesine aşılanmış,
İki ayrı dal gibiyiz.
Bu gövdeye uyum sağlamak zordur, Vermeliyiz gereken emeği.

Bazen sen kırılacaksın bazen ben,
Bazen sen susacaksın bazen ben.
Ne fırtınalar ne sarsıntılar göreceğiz,
Sevgi ve saygı yaşatacak bu birlikteliği.

Ecir Uğur Küçüksille

Dokunabilmek bir insanın hayatına,
Yer alabilmek hafızasında güzel anılarla,
Ve belirebilmek yaptıklarınla,
Bir tebessüm olarak dudaklarında.

Yaşamak bu olsa gerek,
Işık saçarak hayatta.
Yalan ve riyanın kol gezdiği,
Şu fani dünyada.

Ecir Uğur Küçüksille

Alır da bazıları mevkiyi makamı,
Hazmedemez, sanır oldum cihan padişahı!
İşi gücü bırakır, insanlarla uğraşır,
Tanımaz ne dostunu ne düşmanını.

Yanında övgüler yağdıranlar,
Gülerler arkasından, neler söylerler neler.
O kendini adam oldum sayar!
Arkasından konuşulanlardan bihaber.

Ecir Uğur Küçüksille